23 Temmuz 2009 Perşembe

düğünden önce son çıkış

yarın izinliyim.
evle ve kendimle ilgili işlerim var düğün öncesi.
yani,
hafta sonu da yazamayacağıma göre,
düğün öncesi son yazı bu.
o zaman buyrun bakalım:

akşam annemler geldi yemekten sonra.
demiştim ya benim eteğin kuyruğu toparlanacak ve çiçeği dikilecek diye.
hah, işte onu yaptık.
eteği ve ayakkabıyı giymiştim, üstümde tişort.
"aaa ama bi giy üstünü de, tüm görelim" dediler.
giydim.
yatak odası boy aynasının önünde kabarık tuvaletli bir saklambaç, etrafında ay ay maaşallah, maaşallah, tahtalara vur, ay nazar boncuğu yok mu.. vs dolaşan 3 kadın: annem, fundam, annanem. insanın kendini bilmesi iyi bişey, yoksa bizim kadınlara kansam "hieeyytt.. dünyanın en güzeliyim be, kimi istesem tavlarım, var mı karşımda dayanacak erkek" diye atarım kendimi ortalığa. öyle şişirdiler egomu 8)
salona geçip babama ve sel'e gösterdim kılığımı.
onlardan da tam puan aldım.
sel biraz dırdırlandı: kesin sana bi sürü insan asılacak, biliyorum ben, üfff dedi.
kim asılacak yaaa, bütün sülalem ordayken? dedim.
bak da gör dedi.
haha.. yani çok mu güzelim? dedim.
doritos reklamlarındaki cem yılmazın yanındaki şaşkın adam vurgusuyla "korkuyorum!" dedi.

kendi yaptığım kolye ve küpe takım da bitmişti, o da tam puan aldı katılımcılardan.
aa dur pazartesi resmini koyayım da sizin fikirlerinizi de alayım.
boşa şişirdilerse beni, bileyim 8))

kardiş ve kısçe bugün-yarın izinliler, görüşmedilerse, yeni kavga yoktur. zaten kardiş bekarlığa veda hesabı arkadaşlarıylaydı dün gece, taa 4'te gelmiş, halen evde uyuyor bile olabilir.

öğlen gidip 2 şampanya kadehi aldım. birini papyonlu damat, birini de tüllü müllü gelin gibi süslemek niyetindeyim, gelin ve damat şampanyayı içerken ellerinde bu kadehler olsun deyü.(evet, gelini de damadı da çok seviyom, hı hı.. her şeyleri çok güzel olsun istiyorum.)

annemin kuzeninin kızı düğün için elbise diktirmiş, beğenmemiş bi elbise daha diktirmiş, ayakkabısı, çantası falan.. bizim gelinlik için verdiğimizden fazla para vermişler. yani çok afbuyrun "O-HAAA" denilecek bir miktar. çocuk üniversiteden geçen sene mezun, işsiz(bu kafayla neden işsiz kaldığına da şaşmamalı ya), anne emekli, baba vefat etmişti. yani aslında kıt kanaat yaşıyorlar. gerçekten üzüldüm. benim nerdeyse elbise, ayakkabı, çanta üçlüsüne verdiğim paranın 10, yanlış değil 10 katı para harcamışlar. he, benimkine takı da dahil tabi. yazık yav! ne olacak o çocuğun bu hali!

çanta? geçen işportadan almıştım 5 teleye. üstüne bi numara yaparım diyordum. önce boyayım dedim. oje? evet olur, ama o renk ojem yokmuş. açık renk simli bi ojeyi sürüp, daha kurumadan üstüne de bronz far ufaladım. kurudu, baktım, oluyor. sevindim.
sonra ben bu işlemi çantanın tüm yüzeyi için denedim.
projenin tasarı kısmındaki yaratıcılık takdire değer olsa da, pratiğe dökme aşamasında, imkanlarımdaki zavallılık acıklıydı, yerde oturmuş bi saklambaç, bi oje, bi far, kulak pamuğu, ıvır zıvır... küçük alanda deneyip başarıya ulaştığımı zannettiğim yöntem büyük alanda yemedi! rezil oldu görüntü. asitonla sileyim dedim, vallahi resmen heba oldu çanta, tüm boya çıktı, böyle bulamaç gibi bi pislik... 8)))

eteğin altında kesilen parçanın kumaşı vardı, onu aldım geldim. annem, fundam, ben, hatta sel, akıl yürütüp model uydurduk. organze kumaşı kıvırıp büküp çantanın kapağına sıcak silikonla yapıştırıp, eteğin arkasında diktiğimiz çiçekten kopup düşen parçayı da üstüne yapıştırıncaaa..
ay ne anlatıyorum uzun uzun yaa. ekliyim resmi sonra 8) ama iyi oldu ha! valla bak 8)

annemler geliyo diye mikrodalgada 7 dakikada pişen ıslak kekten yapmıştım, onu da yedik.

50 santim topuklu ayakkabılarımı fundam denedi 8) dener denemez ayağa kalkıp boyunun uzunluğuna şaştı, o sırada olay mahalinden geçmekte olan, çayını doldurmuş yerine oturmaya niyetenmiş olan Sel'in omzuna attı kolunu. 8))) şunun için gülüyorum, ailede en uzun sel ya. ayakkabıyı kim giyse hemen sel'e yanaşıyor. zira ben de "nooldu sana ya, kısaldın mı, ay sen bu kadar mıydın, püüü" diye diye dolaşmıştım yamacında bi gün önce.

saçlarımı nasıl yaptırsam bilmiyorum. annem de fundam da kıyafetime eski zaman saçları tarzı bişeyin yakışacağında hem fikir. ben de. bi sorun var, bende yeteri kadar saç yok 8)

çerçey'e tül takıp, o gün evde küçük nedime gibi dolaştırsak ne komik olur dimi 8)))

veee..

böyleyken böyle. özetle çok sevgili kardişim, canım ciğerim, cumartesi akşam evleniyor. eğer bi arıza çıkmazsa, yol kesen çocuk, kapı açmayan garson, ne bileyim bahsiş için yapılan türlü çeşit şaklabanlığa falan da denk gelmezse.... kazasız belasız gidip vur patlasın, çal oynasın eğlenecekmişiz gibi görünüyor.
kendi düğününde çok eğlenmiş, (demiştim ya, kendimi sadece eğlenmeye programlamıştım, damat kaçtı deseler tınmayacak durumdaydım) biri olarak yine çok eğlenmeyi ve çok eğlenmelerini sağlamayı umuyorum. aile tarihimizin milatlarından biri cumartesi olacak. hayırlısıyla mutlu mesut geçirmeyi diliyorum.

bilimum detaylar, notlar, ve belki kısmen resimler önümüzdeki hafta burada olabilir.
nolur dua edin de kardiş maraza çıkarmasın 1,
erkenden kafayı bulup rezil olmasın 2,
kısçe ile son dakika kavgası yaşamasınlar 3,
saçlarım en azından nikaha kadar sağlam kalabilsin 4,
herkes mutlu olsun 5

hadi öpiym.

7 yorum:

oya dedi ki...

önceee..
kardişi ve kısçeyi gıyaplarında tanıyan biri olarak,
mutluluklar diliyorum..
sanal yollardan, damadın ablasının blog camiasından tam altın ;)

***

seni dehşet merak ediyorum..
kesin süper olacaksın..
nazar değmesin :)
resimi de sabırsızlıkla bekliyorum..
:)

***

sonra..
sormazsam çatlarım..
şu mikrodalgada 7 dakikada pişen kek ne ya?
ben neden bilmiyorum?
bilmem lazım..
bilmem anlatabildim mi? ;)

***

ve son olarak..
öpiiii...
iyi eğlenceler..
ve şimdiden tebrikler :)

.. dedi ki...

oyacım canım
mikrodalga kekin pazartesi sana tarifini yollarım. anacım 7 ne ki, 3 dakikada pişeni var. hazırlaması pişirmesi bir reklam arasında halloluyor 8))
sonra,
efem, ne zahmet ettiniz, ben altını alıp kendilerine iletirim 8)
bi de,
temem, resim mesim bişeyler ayarlarım 8)
ben de öpi.

Adsız dedi ki...

ohhh yaşasın dedim görünce..
süper dedim bi de..

çerçeyi ben biliyosam o tülü fitil yapıp nikah memuru üzerinde dener.. sakın ha =P..

sonra.. kendi düğününde damat kaçsa eğlenmeye devam edecek lafında koptum bu sefer de..
he bi de..
sele yanaşan topuk boylulara..=D..

mikro dalga kekini küçük kaplara koyup..
daha kısa süre pişirirsen hele de kakaolusunu..
çukulata mus diye yutturuluyor üzerine az bi pudra şekeri dökerek kesince içi muhteşem çukulata kreması gibi akışkan oluyor..

mikrodalganın bende adı lazım değil birinden daha çok emeği vardır da....=) severim kendisini..

ataletin..
özel öpücükleri bekler.. =)

alpernatif dedi ki...

Aslında kardişe düğünde yardım lazım
Kendi düğünümde imzayı atmadan son ana kadar Cevat Kurtuluş,Sami Hazinses ve Necdet Tosun üçlüsünün gelip bir numara ile masadan beni kurtarmasını bekledim
Kimse gelmedi anasını satiim :)

Düğünde hepinizin çok güzel olacağına inancım tamam
Ama ben Funda dan düğünün yağlı boya tablosunu bekliyorum
(mahkemelerde çizilen karakalem resimlerin değişik versiyonu)

Olmaaaa mı ?

Çağlar dedi ki...

Ne oldu, nasıl geçti acaba?
Ne zaman haber gelir ki acaba?

Ada dedi ki...

Dilerim herşey yolunda gitmiş ve çok güzel bir düğün olmuştur,
ömür boyu mutluluklar dilerim kardiş ve kısçeye...
Gayet hoş olduğuna inandığım takıların, çantanın, ayakkabıların, saçının kısacası merak ettirdiğin herşeyin fotosunu
bekliyoruz :) Ve düğünü detayları ile anlatmanı tabi ki :)
sevgiler...

hayat gibi dedi ki...

ben de bu hikayeyi baştan beri takip een biri olarak kardişin çok mutlu olmasını diliyorum..

ama hiç kavga etmeden mutluluktan delirerek evleneceği birini mi seçseydi keşke?

neyse sanırım sevmekten çok sevilmeye hazır olmalı galiba bu evlilikte..
bu da çok kötü bir şey değil belki de..